Trump’ın tarifeleri, ABD ekonomisi için riskleri artırırken Fed’in işini zorlaştırıyor

Ticarette ABD’ye adil davranılmadığını öne sürerek çarşamba günü tüm ülkelere uygulanacak karşılıklı tarifeleri ilan eden Trump, temel tarife oranının yüzde 10 olacağını duyurdu.
Buna göre, ülkenin ithalat yaptığı başlıca ticaret partnerleri için tarife oranı Avrupa Birliğine yüzde 20, Çin’e yüzde 34, Vietnam’a yüzde 46, Tayvan’a yüzde 32, Japonya’ya yüzde 24 ve Hindistan’a yüzde 26 olarak belirlendi.
Türkiye, Birleşik Krallık, Brezilya, Avustralya, Birleşik Arap Emirlikleri, Yeni Zelanda, Mısır ve Suudi Arabistan’ın aralarında olduğu bazı ülkeler için yüzde 10 gümrük vergisi uygulanması öngörüldü.
ABD piyasalarından yaklaşık 3 trilyon dolar sildiKarşılıklı tarifelerin ardından dün ABD piyasalarında sert satışlar görülürken, S&P 500 ile Nasdaq endeksleri, 2020’den bu yana en büyük günlük kaybını yaşadı. Tarifelerin ekonomiyi resesyona sürükleyebileceği endişeleri, ABD piyasalarından yaklaşık 3 trilyon dolar sildi.
Analistler, ABD’nin önemli ticaret ortaklarına yönelik geniş gümrük vergilerinin tam kapsamlı ticaret savaşı korkusunu tetiklediğini ve küresel ekonominin resesyona sürüklenme riskinin arttığını ifade etti.
Fed ikilemde kalacakING’nin Amerika Araştırma Bölgesel Başkanı Padhraic Garvey, AA muhabirine, tarifeler dolayısıyla gelecek günlerde ABD’nin hazine tahvili faizlerinde daha fazla düşüş beklendiğini belirterek, gümrük vergilerinin zayıf ekonomik verilerden kaynaklanan mevcut endişelere eklendiğini vurguladı.
Fed’in bir ikilemde kalacağına işaret eden Garvey, “Fed, ekonomiyi faiz indirimleriyle desteklemek isteyecek ancak enflasyonun ne kadar süre devam edeceğine dair belirsizlik tereddüt etmelerine neden olabilir.” değerlendirmesinde bulundu.
Garvey, eylül ve aralık aylarında toplam iki ve Mart 2026’da üçüncü faiz indirimi olacağını tahmin ettiklerini belirterek, ancak ekonominin yakın vadeli görünümünün Fed’i bu yıl daha fazlasını yapmak zorunda bırakacak riskleri artırdığını kaydetti.
“Tedarik zinciri boyunca fiyat artışları kaçınılmaz”
ABD şirketlerinin yabancı mal ithal etmek yerine yerli ürünleri kullanmayı seçebileceğini ancak bunun her ürün için mümkün olmayacağını vurgulayan Garvey, ABD’nin geçen yıl 3,3 trilyon dolar mal ithalatı gerçekleştirdiğini ancak ülkede imalatın oluşturduğu katma değerin 3 trilyon doların biraz altında kaldığını aktardı.
Garvey, dolayısıyla ABD imalat sektörünün ithalat ihtiyacını tamamen ortadan kaldırmak için iki katın üzerinde büyümesi gerektiğine işaret ederek, “Bu bir gecede başarılamayacağı için tedarik zinciri boyunca fiyat artışları kaçınılmaz.” ifadesini kullandı.
Ayrıca, ABD’nin tarifelerden önemli miktarda gelir elde edeceğine değinen Garvey, bunun Trump’a yılın ilerleyen zamanlarında vergi indirimlerini uzatma vaadini yerine getirmesi için mali bir hareket alanı sağladığını dile getirdi.
Garvey, üretim ABD’ye döndükçe gümrük vergisi gelirlerinin azalacağını ancak bunun da gelir vergileri ve kurumsal vergilerle telafi edilebileceğini söyledi.
Tarifeler, Fed’in işini daha da zorlaştıracak
Fitch Ratings ABD Ekonomik Araştırmalar Başkanı Olu Sonola da “Bu tarifeler muhtemelen ekonomide daha yavaş büyümeye ve daha yüksek enflasyona yol açacaktır.” dedi.
Tüketici güvenindeki ani zayıflığın borsadaki genel düşüşle tüketici harcamalarının zayıflamasına yol açabileceğini belirten Sonola, tüketici harcamalarının ocak ve şubatta zayıfladığını, martta da zayıf olmasının beklendiğini ifade etti. Sonola, “Bu, 2024 yılında gördüğümüz tüketici harcamaları gücünden çok farklı bir durum.” diye konuştu.
Tarifelerin Fed’in enflasyonla mücadelesine etkisini de değerlendiren Sonola, “Bu tarifeler, kesinlikle Fed’in işini daha da zorlaştıracak.” görüşünü paylaştı.
Büyümenin zayıfladığı ve enflasyonun güçlendiği bir ortamda politika uygulamanın kolay olmadığına işaret eden Sonola, “Fed, ekonomik zayıflık iş gücü piyasasını ciddi şekilde zayıflatmazsa muhtemelen birkaç ay boyunca kenarda duracaktır.” şeklinde konuştu.
“İşsizlik oranı yükselirse Fed faiz oranlarını erken düşürmek zorunda kalabilir”
Sonola, eğer işsizlik oranı kısa süre içinde yüzde 4,5’i aşarsa Fed’in faiz oranlarını istediğinden daha erken düşürmek zorunda kalabileceğini ifade etti.
Tarifelerin ABD ekonomisi için herhangi bir potansiyel faydasının olup olmadığına dair soruya ise Sonola, “Potansiyel faydaları kısa vadede bulmanın zor olduğunu söyleyebilirim.” yanıtını verdi.
Olu Sonola, “Eğer piyasadaki kargaşa devam eder ve ABD hükümeti ile ticaret ortakları arasında tavizler ve uzlaşmalar görmezsek, kısa vadede yaşanacak acılar, uzun vadede elde edilecek potansiyel kazanımların önüne geçecektir.” dedi.