Eş, dost, akraba kayırmacılığı…

AKP kaybetti, kayıp daha da derinleşmekte. On ay sonra ne değişti de bu denli oy kaybı yaşanmakta diye yoğun bir tartışma yürütülmekte.
Seçim sonrası yapılan kamuoyu araştırmaları gösteriyor ki AKP’e kaybı durduramadığı gibi, belki de çöküşün başlangıcını yaşamakta.
14 Mayıs 2023’te alınan oy ve aradan geçen kısa süre ve yaşanılan oy kaybı.
31 Mart 2024 seçimleri her kesime mesajlar vermekte, almasına bilene. AKP’ye verdiği en büyük ders, sona geldikleri yönünde.
İktidar partisi bugün itibariyle ana muhalefet partisi haline dönüşmüştür. Sandığın verdiği en önemli mesaj bu olsa gerek.
Bunun altında yatan ise uzun yıllar süren genel ve yerel iktidar, sorunların çözülmesi bir yana her geçen gün daha da derinleşen ekonomik kriz ve bedelini alt gelir gurubunun ödemesi.
Sandığın yani kullanılan oyun genel ve yerel seçimi olmaz. Yurttaş kullandığı oyu aldığı ya da alamadığı hizmet ve yaşadığı üzerinden şekillendirir.
Emeklinin on bin lira maaşla geçinme zorunluluğuna itilmesi ki dillerinden düşürmedikleri ve iktidar yollarını açan 2001 krizinde dahi böylesi bir duruma düşmemişti emekliler.
En büyük etken olsa gerek, emeklinin durumu.
Bence en az ekonomik kriz kadar etkili olan ise iktidar erklerinin ve temsilcilerinin sergilediği güç yani kibir hali.
Şımarık tavırlar, en sade üyesinden en tepeye kadar görmek mümkün. Üstenci tavırlar…
Genel ifadeler ile sorunu anlatmaya çalışmanın yanı sıra her birimizin yaşadığı mahalde gözlemlediği bir durum var ki belediyeler aile şirketleri haline dönüşmüş.
Her belediye meclis üyesinin tüm çocukları, aile yakınları belediye personeli yapılmış.
Örnek yazmakla bitmez, sanırsın ki belediye başkanı seçilmiş olmaları salt tüm belediye kadrolarının tek sahibi olacakları gibi bir fikre kapılmış olmaları.
AKP’li olmak, yönetici olmak, meclis üyesi olmak çocuklarının belediye işe başlama garantisi.
Bunu son derece pervasız bir şekilde yaptılar. Bir aileden kaç kişi çalışmakta belediyelerde, bunu yaparken yan komşu işsiz kaldı. Sebep; AKP’li olmamak.
Kamu kaynaklarının hoyratça kullanılması, tüm imkanlar ahlaki zemine oturtulmadan kendilerine kullanılması.
Her şeyin sahibi kendilerini görmek gibi sapkın bir fikre teslim oldular.
CHP Genel başkanı, belediye başkanlarına seslendi; “Eş, dost, akraba işlerine girmeyin” herkesin çocuğu işsiz, “CHP’li belediyelerde ki kişilerin çocuklarını da alırsan” bunlar kendileri için belediyeleri aldı diyecekler.
Genel başkan Özel, yıllar yılı belediyelerde yaşanılan, kendi yakınını kayırma ve ayrıcalıklı davranma gibi sığ akla teslim olmamak, haksızlık yapılmaması adına uyarılarda bulunmuş.
AKP’li belediyelerin sergilediği davranışlar uzak durulması uyarılarında bulunmuş, liyakatın esas alınmasına vurgu yapmış.
Her meclis üyesi ilk önce kendi çocukları olmak üzere belediyelerde işe başlattı, ardından da yakın eş dost işe alımlar gerçekleşti.
Tüm belediyelerin içinde bulunduğu durum bu, bir kısmı da bankamatik memuru. Yani işe gitmeden maaş alma yöntemi.
Belediyelerin sahibi gibi kendilerini görmek ve akıbet kaçınılmaz.
Sakarya büyük şehir başta olmak üzere tüm belediyelerde yakın akraba, eş dost kadro şişkinlikleri var, devir teslim törenlerinden sonra kadro fazlalığı ve maaşların nerede ise ödenemeyecek durumda olduğu hususunda ortak şikayetler var.
Özellikle SASKİ üzerinden alınan personel fazlası.
Akraba, eş, dost kayırmacılığı ve üstenci tavır ne kadar daha devam edecek göreceğiz.
Sırada yeni seçilen meclis üyeleri ve çocukları var…
Belediyelerin sahibi olmadığı gerçeğini gördüklerini pek düşünmüyorum, partizanlık devam edeceğe benziyor.
Ekonomik kriz, emekliler başta olmak üzere yaşanılan hayat pahalılığı ve şımarık tavırlar AKP’nin sonunu hazırladı, kaçınılmaz son hızlı ilerliyor…