Sakaryalı vatandaşlar olası Marmara depreminde ne yapacak? “Her gece korkulu yatıyoruz korkulu kalkıyoruz”

MEDYABAR.COM/ Emirhan Ağsakallı ve Büşranur Şahin’in haberi
6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli yaşanan depremlerin üzerinden bir yıl geçti. 11 ilde büyük yıkıma yol açan ve asrın felaketi olarak isimlendirilen depremlerin ardından gözler olası bir Marmara depremine çevrildi.
1999 yılında meydana gelen ve Sakarya’yı derinden etkileyen Gölcük depremini yaşayan Sakaryalılar da geçtiğimiz yıl Kahramanmaraş’ta yaşanan felaketler sonrası yardım için seferber olmuştu.
Deprem gerçeğiyle 25 yıl önce sert bir şekilde yüzleşen Sakarya konumu ve sanayi endüstrisi sayesinde 1999 yılında miladı yaşayarak ve adeta küllerinden yeniden doğdu.
Kuzey Anadolu Fay hattı üzerinde yer alan Sakarya’da bugüne kadar deprem için yapılan hazırlıkların ne durumda olduğu merak edildi. Sakaryalı bazı vatandaşlar kentin olası bir depreme hazır olmadığını ifade ederken bazıları ise çözümü toplu konutlardan uzaklaşmakta buluyor.
Adapazarı’nda esnaf olduğunu belirten bir vatandaş “Yapı olarak da mimari olarak da depreme hazırlıklı değiliz. Şu anda binalarımızın çoğu çürümüş vaziyette. Katlı Pazar var hala yapılandırılması yapılmayan bir yer. Her yer inşaat halinde, yeni yapılar yapılıyor ama insanların yaşayabileceği sağlam alanlara ihtiyaçları var. Adapazarı’na dışardan göç var ama birçok insanın da buradan kaçası var. Eskilere baktığımız zaman hiç kimse burada durmuyor. Sadece bilmeyenler geliyor onlar da eski binalarda oturuyor. Yine bir deprem olduğu zaman bizi 10 sene 20 sene geriye atacak.” şeklinde konuştu.
1999 depreminde hasar alan binaların bir kısmının hala durduğunu söyleyen Halil İbrahim Güvercin ise “Hiç hazır değil hasarlı binaların yüzde 30’u duruyor. Bu insanlar göz göre göre ölüme gidiyor.” dedi.
Deprem bölgesinde yapılan dönüşümü örnek gösteren Saffet Can “Kentsel dönüşüm yetersiz. Gereken neyse onun yapılması lazım. Deprem bölgesinde görüyoruz ne güzel yapmışlar binaları burada daha öyle bir durum yok.” ifadelerini kullandı.
Deprem için alınabilecek önlemlerin yanı sıra deprem sonrası için de hazırlık yapılması gerektiğini belirten Cihan Özyıldırım “Kesinlikle hazır değil. Kamu kurumları ya da belediyenin stoklarında acil durumlarda ihtiyaç duyulabilecek çadır ya da temel gıda maddeleri var mı bilmiyoruz. Sadece kendi evimiz değil şurada bir dükkana girdiğimizde oranın güvenli olup olmadığını bilmiyoruz. Biz kendi konutumuzu kendimiz güvenli yaptık ama bütün hayatımız kendi konutumuzda geçmiyor. ”  ifadelerini kullandı.
Vatandaşların alabileceği önlemlerin çok yetersiz olduğunu ifade eden Selen Özyıldırım “Evde alabileceğimiz önlemler çok bireysel. Şurada bir binayı göstermek istiyorum deprem görmüş geçirmiş, altında iş yerleri var önünden insanlar geçiyor.” şeklinde konuştu.
Evinin depreme dayanıklı olmadığını belirten Dedebey Özdemir ise “Gelen yiyor gidiyor. Deprem hazırlığı yok. Ben ne yapayım, evim depreme dayanıklı değil ama param da yok. Emekli memurum. Ben paramı bir sene biriktirsem evimi depreme dayanıklı yapamam.”  ifadelerini kullandı.
1999 yılında yaşanan depremin etkilerinden sanayi sayesinde Sakarya’nın yeniden ayağa kalktığını belirten Cevat Kara “Hazır değiliz. hiçbir hazırlık yapılmadı, çok fazla yorgun bina var. Sakarya’nın bir tek avantajı varsa 1999 depreminde çok bina yıkıldı ölü de verdi ama bereketli sanayisi olan bir şehir olduğu için çabuk ayağa kalktı.” şeklinde konuştu.
Evde alınabilecek önlemlerden bahseden Tulin Topdemir  “Önlem olarak evde bazı eşyaları sabitledik. Maltepe’de oturuyoruz, dağlık diye güveniyoruz oraya ama ilimizde tedbir alınmadığının düşüncesindeyim.” ifadelerini kullandı.
Her gün deprem korkusu ile yaşadığını söyleyen Mustafa Berber “Sakaya değil Türkiye yeni bir deprem hazır değil. Deprem sonrası Karaman, Camili, Korucuk’tan sonra kentsel dönüşüm pek olmadı. Deprem sonrası kendi yaptığımız evimizde oturuyoruz. Kat azlığından dolayı ona güveniyoruz. Her gece korkulu yatıyoruz korkulu kalkıyoruz.” şeklinde konuştu.
Adapazarı merkezinin yerleşim alanı statüsünde olmadığını belirten Özkul Aslanalp “Bu Adapazarı’nı güzelim ovayı mahvettik. Buranın yerleşime açılmaması lazımdı. Deprem tam fırsattı. Evimizin at katlı ve sağlam olmasına güveniyoruz onun dışında güvencemiz yok.” dedi.