Eskiden çok kar yağardı Taraklı’ya
Her kar yağışında Geyve-Taraklı yolunda ulaşım zor sağlanırdı.
Hele bir “Gazgıran Geçiti” vardı ki dillere destan…
O zamanlar kış mevsimlerinde radyodan sık sık ‘’Taraklı- Geyve Yolu ulaşıma kapandı’’ diye anonslar yapılırdı.
1983 yılı başlarında
Taraklı’da sabaha karşı kar yağışı başlamıştı yine.
Taraklı Orman İşletme Şefliği personeli olarak mutlaka Geyve Orman İşletme Müdürlüğüne gitmemiz gerekiyordu.
Şoförlüğünü Turan Küçükçınar Ağabeyin yaptığı Şefliğin 1958 model jeep’i ile saat 14.00’da yola çıktık.
Araçta İşletme Şefimiz Orman Yüksek Mühendisi Yüksel Kurtoğlu, personel İsmail Küçükyılmaz ve ben vardım.
Yolculuğumuz sırasında kar olanca hızıyla yağıyordu.
Aksu mevkiinde bu ânı bir fotoğraf karesi ile ölümsüzleştirmek istemiştik. Fotoğrafı çeken İsmail arkadaşımızdı.
Geyve İlçe merkezine ulaştığımızda kardan eser yoktu.
Kar yağışlarında Taraklı- Geyve yolunun azizliğini bildiğimiz için işlerimizi bitirir bitirmez Taraklı’ya doğru yola çıktık. Ancak hava da kararmıştı.
Soğuksu Mevkiine geldiğimizde vatandaşlar “Taraklı tarafına çok kar yağmış. Bazı vasıtalar geri döndüler, gitmeyin!” diye bizi uyardılar.
Biz yola devam ettik. Şoförümüz çok tecrübeli, aracımız ise dört çeker efsane jeep idi.
Kar şiddetle yağmaya devam ediyordu. O kadar ki aracın silecekleri bile camı temizlemeye yetemiyordu.
Ercek Yolu sapağına yaklaştığımızda yolun sınırları belirsizleşmişti.
Nasıl olduysa sol şarampole kaydık. Şarampolden çıkmak isterken ön teker aparatları parçalandı.
Olanca hızıyla esen kar fırtınası bulunduğumuz mevkide kürtün oluşturmaya başlamış ve tüm çukurları doldurmuştu.
Fırtına tozu dumana katıyor, kar tanecikleri kurşun gibi yüzümüze çarpıyordu.
Saplandığımız yerden hızla ayrılıp Geyve Ilıca Köyünün Soğuksu Mahallesine doğru yürüdük.
Üşümüştük
Soğuksu’daki Ali amcanın kahvehanesine geldiğimizde hemen sobanın etrafına çöreklendik.
Üstümüzü başımızı kuruttuk. O gün içtiğimiz çayın tadı hala damağımdadır.
Soğuksu’da rast geldiğimiz Jandarma Ekibinden Geyve Orman İşletmesine yolda mahsur kaldığımızı haber ettik.
Orman İşletme Müdürlüğü Ekibi bizi mahsur kaldığımız mahalden alarak İşletme Merkezine getirdi ve misafirhaneye yerleştirdi.
Biz kurum içi manyetolu telefon ile Taraklı Orman İşletme Şefliği santrali vasıtasıyla iletişime geçtik ve evlerimize haber gönderdik.
Sonrasında yol açılmıştı açılmasına ama karlar altında kalan aracımız adeta kaybolmuştu.
Cuma günü ayrıldığımız Taraklı’ya, Geyve’de üç gece misafir kaldıktan sonra yolun ulaşıma açılmasıyla ancak pazartesi dönebildik.
Taraklı eski yolu böylesine daracık iken, kıvrım kıvrım virajları, bol yokuşları ile geçit vermez iken, üstüne böyle de kara kış oluyordu.
Her şey yol yapılana kadarmış sanki…
2011 yılında yapılan yeni Taraklı-Geyve yolu neredeyse o zamandan bu zamana böyle kış görmedi.
Kara öyle hasret kaldık ki… İnsan, yolda kalmayı bile özler mi?
Alaattin Yılmaz – Taraklı
Evet abi inan özler Karıda özler yolda kalnayıda
Yüreğine sağlık beni geçmişe götürdün duygulandim Şartlar belki zordu ama güzel günlerdi.Mutlulugu hissederdik.